DİYALOG MÜZESİ

YASEMİN YAZGAN İLE

212. DİYALOG: HÂR

Merhaba, Manisa'da ne var ne yok?
 
Merhaba. Güzellikler ve puslu bir hava var.

Bahar tam gelmedi sanırım?
 
Aslında ılık bir hava var. Ara da güneş çıkıyor ama...

Pazarınızı nasıl geçirmeyi planladınız?
 
Şu an bir planımız yok. Belki ilerleyen saatlerde...
Siz?

Diyalogları sürdürüyorum. Bu gün rekor kırıp on'dan fazla diyalog gerçekleştirmek istiyorum.
Sanatla ilgili misiniz?
 
Şiir le ilgileniyorum. Tüm sanat dallarını seviyorum.

Basılı eseriniz var mı?
 
İlk şiir kitabım çıktı.
HÂR

Bir kaç şiir paylaşır mısınız buradan?
 
Sayfamda sürekli paylaşıyorum ... Buradan da paylaşayım.

İrdeyebileceğimiz bir kaç tane rica ediyorum.
 
Tamam
 
HÂR

İğne oyası güller diktim
Koynuna
Üzümdü incirdi başaktı
Yandı...

Hüznün sesi döküldüsonbaharın soluğundan
Çağla mayhoşu o tat
Unutuldu çoktan
Ne şarap ne şarkı
Dağıldı nar!

Duvara asmışsın yılları
Aynanın sır(r)ında heceleniyor
Zaman.
Bir deli bulutGözleri cam güzeli
Indi inecek
Şimdi ince ince yağar!

Susuzluk!
Toprakta hep o ses...
Bir adım sessizliktir
Bir adım kar!

Gördüm
Şarabın izi durur dudağında
Çatlar kristal
Bir fil hortumunda savrulur dururum
Gökten yere düşen
Ne sis ne duman

Yenilmişim bu koşuda
Salıverin eteğimi
Dört bir yanım har!
 

BİR KADININ ŞİİRİ


her günüm sonbahardı,
gökyüzünü eskittim
geçemedim iğne deliğinden.
sağanağına tutuldum,
öte yakada kaldı urbalarım...

kırmızı güller dolduracaktım
eteklerime
kuduran dalgaları
susturacaktım
sabahları serecektim önünüze
sözcüklerden kurulu dünyamda
yüzümü şiire boyayıp
bir kadının şiirini yazacaktım...


HEYHAT


Isınır kuş kanadı;
Kıl çadırda aşklar kurulur.
Göçebe yüzler ezberlenir;
Usuma düşer bir yağız
Yayla yüzlü.
Soluklanır anılar
Soluklanır tay!

Sarı patlar saçılır,
Tek tek toplarım güz türkülerini.
Hüzündür,
Çatlamış nardır,
Bir yudum aşktır.
O özümdür;
Ikimize de
Kare kare düşlerden kalan...

Sarı yapraklardan biçmişim gelinliği
DilimlendimDil dil...
Ak bulutlar yağmura döndü
Saçaklarda saklanan
Kumruların zamanıdır.
Diyemediğim;
Düğüm düğüm boğazımdır,
Düğümlenen acıdır.
Akrep koşmuş,
Yelkovan uçmuştur.
Heyhat
Şimdi gitmek zamanıdır.


Öncelikle "Hâr" yazışalım derim. İğne oyası, gül, incir, koynuna almak ve yanmak dizilişini olduğu gibi mi verdiniz zamanla değişerek mi bu biçimini aldı. Şiirlerinizin üzerinde oynar mısınız?

Biraz değişti tabi. Zaman zaman oynuyorum üzerlerinde.

Hâr şiirinizin hikayesini uzun uzun yazın lütfen. Nasıl başladı, kalem - kağıt ilişkisi, ilk oluşum v.s.
 
HÂR Diğerlerinin aksine biraz hızlı çıktı. Hüzünlü bir günümdü. Yazmak ihtiyacı duydum ve ilk dörtlüğü hiç düşünmeden yazdım. Aynı gündü ara ara diğer dörtlükler çıktı. Onları bir kaç gün içinde zaman zaman yazdım bozdum. Hem ateşi, hem dikeni, hem çalıyı çağrıştıyordu HÂR. Yaşamın bir özeti gibi geldi o an ve HÂR çıktı ortaya.

Şiirleriniz bu içerikle mi sürüyor, genel olarak coşkuyu yakalayıp sıkıntıdan kurtulma anlarınız nasıldır?
 
Genelde böyle sürüyor. Bildiğiniz gibi şiir mutlu zamanlarda çıkmıyor ne yazık ki. Hüzün yazdırıyor. Acı yazdırıyor. Aşk yazdırıyor. Mutlu Olduğum zamanlar, hiç bir şiir yazamıyorum. Bu da zaman zaman beni şaşırtmıyor değil. Şaşırtıyor. Tanık olduğunuz bazı toplumsal olaylar yazdırıyor. Bazen kurgular...
 
Eserlerinizde kadının güçlenmesi - güçlü gösterilmesi için özel çaba sarfeder misiniz, bu konuda neler yapılmalıdır?
 
Bu konu da "illaki eğitim" diyorum. Bilinçli ve eğitimli bir ailede yetişen erkek ve kız çocuklarının ilerki yıllarda aynı biçimde çocuklar yetiştirmesi olasıdır. Eğitimin temeli de öncelikle devletin yapacaklarıyla başabaş gider. Devlet, aile işbirliği... Ama günümüz siyaseti ne yazık ki, kadını ikinci sınıf olmakta diretiyor. Onların bilinçlenip, söz sahibi olmasını istemiyor. Bunu dillendirmek çok kolay olmuyor...
Şiilerimde kadını Öne çıkarmaya çalışıyorum genellikle.

Kadının doğurganlığı mı, başedebilme gücü mü, derleyip - toparlama yetisi mi daha öne çıkmalıdır?
 
Kadının başedebilme gücü olursa, derlenip toparlanması kolaydır. Çocuk doğurmayı o zaman kendi isteğiyle yapma yetisine sahip olur.

Son mesajınızla tamamlayalım lütfen!
Kadın olarak kadınlığın değerini öğretelim diyorum. Kadın cinsi aktif olmadan hiçbir güzelliği, sanatı, aileyi toparlayamayacağımızı öğrenmeli öğretmeliyiz siyasilere, bireylere....

Katkınız için teşekkürlerimizle. Mutlu günler, başarı dileklerimizle.
 
Çok teşekkür ederim. Güzel bir sohbetti. Hoşçakalın...
 


 
 
 

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol