ÇAĞLAR ATALAY İLE

KIRK SEKİZİNCİ DİYALOG
(TÜRK SANAT MÛSİKÎSİ ÜZERİNE)

Türk Sanat Musikisi hakkında birşeyler yazmak ister misiniz Çağlar Bey?

Günaydın!

Umarım zamanınız vardır Çağlar Bey?

Size birazdan yazacağım. Şu an bir arkadaşımla yazışıyorum.

Teşekkür ederim. Sanat üzerine diyaloglar yayınlıyorum. Değerli tecrübelerinizden bir kaç cümle rica edeceğim izninizle. Bekliyorum. Saygılarımla

Türk Sanat Müziği ile ilgili hazırlık yapayım.Gönüllü korolar hakkında olabilir mi?

Gayet tabii

Çatkapı diyaloglar bunlar. Hazırlık yapmazsanız daha doğal olur kanımca. Alabildiğine doğal.

Ben yinede hazırlık yapayım, müsaade ederseniz, eksik veya yanlış birşey olsun istemem.

Saygılarımla...

Çok fazla kendinizi yormayın lütfen. Çok kısa bir cümle rica ediyorum, o kadar.

Merhaba!

Değerli Çağlar Bey ile diyalogumuzu tamamlamak istiyorum. Sadece birkaç dakika, kendinizi yormayın lütfen!

Siz sorun ben cevalıyayım bilebildiğim kadarıyla...

Türk Sanat Müziğinin "gam - kasâvet" verdiği fikrine katılır mısınız?

Duyguya çok yer verildiği için söz ve müzikte bunu hissedebiliriz.

Çok sesli koroların ilginizi daha fazla çektiğini söyleyebilir misiniz?

Ve tabi nedenini merak ediyorum.

Ben her tür müziği severim ama sanat müziği bana daha yakın geliyor. Belki onunla iç içe olmamın etkisi vardır.

Uzun geçmişi ile bu tür müzik, günümüzde yeterince ilgi görüyor mu?

Emek verenlerine getirileri olumlu mudur?

Yeterince ilgi gördüğünü söyleyemem. Sözlerinin gençler tarafından anlaşılamaması, melodilerin ağırlığı ilgiyi azaltıyor. Orta yaş üstü insanlar daha çok ilgileniyor. Gönüllü koroları tanıtılması ve sevdirilmesi konusun da bir hayli etkili oluyor.

Ud dışında müzik aletleri ile ilgileniyor musunuz, "evet" ise hangileri?

Öğretmen okulunda keman ve bağlama öğrenmiştim. Keman klasik müzik öğrenirken sazımdı.

Klasik Müzik konusuna gelmişken, Batı menşe'li mi?

Türk Sanat Musikisini'de klasik sayar mısınız?

Çok seslilik ve çok enstrümanlılık bakımından ve tabi ritmleri ile?

Köy enstitülerinin devamı olan öğretmen okullarında klasik batı müziği ağırlıklı idi, her öğrenci mandolin çalmak zorunda idi. Yetenekli olanları keman grubuna alıp müzik bölümüne hazırlıyorlardı, müzik öğretmeni olabilmeleri için.

Sayfamda söyleşimizi gördüm teşekkür ederim ancak "batı klasik müziğinin" teknik olarak TSM'den daha başarılı olduğunu yazdığımı sanıyorum orada tersi yazılmış teknik olarak TSM'nin çok daha yetkin olduğunu sanıyorum.

Türk sanat müziği bence "klasik müziktir". Çok sesli müzik TSM'nin yanında teknik olarak zayıf kalır. Kardeşimin şu benzetmsi ile, "biri modern akıllı bina sanat müziği de boğazda ahşap bir yalı".

Benzetme mükemmelmiş.
O ahşap, antika ve dolayısıyle çok değerli yapıyı geleceğe taşıyabilecek miyiz?

Yeni bestelerle mi, eskilerin ihyâsı ile mi?

Birçok belediye sanata önem veren korolar oluşturuyor. Şeflik yapanlar bilgileri çapında öğretmeye çaba gösteriyor. Ama bunların devlet politikası olması çözüm getirir. Günümüzde bunu göremiyoruz.

Getiriyle ilgili bir sorun olabilir mi?
Yani asıl mesele ekonomik midir?

Sanatın hangi dalının getirisi normal ki bunun olsun!

Gençlerin ilgilerin olmadığından yola çıkarak, sadece olgun yaşlıların katılımına yönelik çabaları destekler misiniz?

Böylesi bir ayrışma "TSM" nin ruhunu incitir mi?

Önemli olan gençlere sevdirebilmemiz. Ama buna devletin el atması okullarda sanat eğitimine ağırlık verilmesi gerekir.

Aslında yarışa sokmamak gerekir. Sanat sevme işi ama günümüzde gerçek sanatçılar yerine şarlatanlar görülüyor ve seviye aşağı çekiliyor sadece TSM değil bütün sanat dalları için bu geçerli bu durum.

"Bir futbolcuya sağlanan maddi imkanlarla, herhalde yüzlerce sanatçı ancak ulaşabilir" bu anlayışta bu kadar oluyor.

Yukardaki konuya geri dönmüş olduk böylece, izleyici kitlesinin sınırlılığı...

"Tamamen yok olacağı" fikri sizde ne uyandırıyor?

"Tamamen yok olacağını" düşünmek istemem. Sanata değer veren kadrolar oluşur ilerde, ummak istiyorum.

Zaman ayırdığınız ve cevapladığınız için teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum.

Ben çok teşekkür ederim, ifade ve yazışmalardaki hatalarımı acemiliğime veriniz lütfen. Saygılar.

Rica ederim efendim, ne demek.

İyi geceler.

Kalıcı bir diyalog olması, sevelerinizle mutlu günler geçirmeniz dileklerimle.