DİYALOG MÜZESİ

GÜLSEN CENGİZ İLE

334. DİYALOG: BERGSON SEZGİSİ

Merhaba.
Serisi çekilen filmler film midir, sizce sinamanın konu sıkıntısı nasıl aşılabilir?

Örnek Seri Filmler:

-Harry Potter
-Yıldız Savaşları
-Yüzüklerin Efendisi
-Matrix
-Geleceğe Dönüş
-Hayalet Avcıları
-Batman
-Örümcek Adam
-Transformers
-Baba
-X - Men
-Testere
-Karayip Korsanları

(ArtCRITICS)


Roman serisi, sinema film serisi... Seri olması filmi film yapar. Serisi olan kitap, resim, olduğu gibi... Sinema gişe filmlerinde konu sıkıntısı çekiyor olabilir fakat festival filmlerinde özgün konular her zaman olacaktır.

"Seri olması filmi film yapar" dan film ancak serisi çekilirse film olur gibi bir anlam çıkarmamalıyız her halde, kasdedilen nedir?

“Seri filmler kategorisi”... olarak ayrıldığını düşünüyorum.

İntiotionist' in anlamı nedir?

Aslında intuition
Bergson felsefesi, sezgiselcilik. Facebook kendine göre çevirdi düzeltemiyorum

İlginç. Bergson kültürümüze yakındır biraz sanki, ne dersiniz?

Tabiiki.

Futurizm'den farkı nedir veya öngörü bilim diyelim daha doğrusu..?

Futurizm de sanatçılar teknoloji ve bilim yükseltilmekte bana göre.
Bergson farklı: Sanatçıların göz - ruh perdesinin açık olduğuna ve içeriden dışarıyı dışarıdan içeriyi algılamanın sanatçıdaki sezgileri hakikati ararken ön planda.

Bu soruyu geçelim en iyisi
Film izlerken sonunu tahmin etmeyi sever misiniz, örnekleriniz var mıdır?


Film izlerken sonunu tahmin etmeye geçmişsem o filmi izlememeyi tercih ediyorum.

Genelde tutturum diyosunuz o halde
Senaryo mu, yönetim mi öne çıkar sizde?


İkisi de ayrı değerlendirilmeli. "Kötü bir senaryoyu iyi bir yönetmen çeker" diye bir şeyi ben kabul etmiyorum. "Ya da iyi senaryoyu her yönetmen çekebilir" diye. İyi senaryoyla iyi yönetmen harikalar yaratabilir.

Bergson'un sanatçıya yüklediği o ulvi misyonu açar mısınız biraz?

Sanat’ta realizm ve idealizm tartışması bir yanlış anlaşılmadan doğmuştur. Hiç şüphesiz sanat sadece hakikat’in dolaysız olarak görünmesidir. Ama hissiyatın bu saflığı alışkanlıklardan kopmayı, hissiyatın veya şuurun faydacı bakıştan doğal olarak uzaklaşmasını ve hayat’ın madde dışında, bir mânâ olarak anlaşılmasını gerektirir. İdealizm dediğimiz de budur. Kelimelerin anlamlarıyla oynamadan söyleyebileceğimiz şey şudur ki realizm eserde, idealizm ruhtadır. Hakikat ile bağlantıya girilmesi ise ancak idealizmin güçlendiği, ilerlediği ölçüde olacaktır.

Yoğun bir uğraşı olmalı. Akıl mı duygu mu sorusu / sorunu gibi kalıp ve aslında anlamsız sorulardan kurtulmak için ne gibi bir yöntem izlersiniz yani zihninizde böylesi sorular oluşunca ne yaparsınız?

Bergson burada süre kavramıyla girer, her şeyin kendi içinde zamanı vardır. Böyle bir algı geldiğinde kendimi bu konuda zamanına bırakırım ve sonrasında algılarımın bütünleştiğimi hissettiğimde aktarabildiğimi düşünüyorum.

Sizce insan zihni ve işleyişi bir düzen içinde mi hareket eder veya etmelidir, başarı sayar mısınız düzenli düşünme yeteneği geliştirmeyi?

Düzenli - düzensizlik halinde seyreder. Başarı bizlerin getirdiği ölçüt kıstasları bana göre.

Ortak anatomiye sahip varlıklar olarak diğer insanlara da örneklik oluşturmaları bakımından özellikle filozofların düşünceleri ezberlenebilir mi, nasıl bir yol önerirsiniz?

Ben filozofların düşüncelerini ezberleyemem "Gerektikçe ve ihtiyaç duydukça ve hayatı algılamak konusunda başvuru rehberlerim" diyebilirim.

Felsefeden bilime geçerken hele bizim gibi henüz felsefeyi anlayamamış toplumların bilimsel düşünebilmeleri mümkün müdür, ne öneriyorsunuz?

Bakın Bergson Bilim - Sanat - Din üçgenini ayrılmaz bir bütün olarak görmüştür. Birbirinden ayrılamaz ve herbiri çok önemlidir. Bunlardan birine bile az değer verirsek önemsemezsek gelişme geliştirmezsek ilerlemek ve ilerici düşünebilmek mümkün olmaz.

Felsefe ile sanatın paralelliği, ortak akışı sizce nerededir?
(Bu soruda sanat felsefesine dair bir bakış açısı olmayıp her iki alana ortak mesafede durulmuştur.)


Felsefesi olmayan sanatı ruhsuz buldum açıkçası.

Şöyle bir genelleme yapabilir miyiz: "Evet insan denilen varlık, inançlarıyla başlayan düşünsel serüveninde felsefeyi bilerek veya bilmeyerek, düzenli veya düzensiz uygularken bir yandan da sanat zihni ortak süreç geliştirir. Hatta tıpkının aynı yanıtlara bile gider. Felsefede bulamadığımız bir sorunun yanıtını sanatta daha kolay bulabilir miyiz?

Felsefede sanatta hakikati arar bana göre, birbirleriyle bağlantılı paralel olmasından ziyade. "Sanatta daha kolay buluruz" diye birşey düşünmüyorum. Her ikisinde de yaratıcı ve eleştirel zeka var ise tabiiki...

Eserlerinizde düşüncenizin izlerini bize sunmanızı rica etsek, hangilerini gösterirsiniz?
 
 
 
Her üçünde de kadın gördüm. İlkinde samanlıkta üzerine yorgan çekmiş ve yüzü pencereye dönük, saçları bizden tarafa dökülü genç bir kadın... İkinci ve üçüncü daha net zaten.
Eser çalışırken zihinsel - duygusal dolgunluktan sonra mı başlarsınız, çalışma esnasında mı gelişir?


Çalışmaya başladığımda bende bir elektrik oluyor. Nasıl anlatsam içten geliyor. Sorunuza cevap olarak işte çalışmaya geçiş sürecim doluyor ve o süreçte hislerim, gördüklerim duyduklarm, okuduklarım, anladıklarım hepsi bir bütüne ulaştığında tuale aktarıyorum sanırım.
Bu arada ismim Gülsen Cengiz, sadece kendi adımla sanat hayatıma devam etmek istiyorum.

Samanlık yorumumu nasıl değerlendirirsiniz?
Umarım daha da başarılı olacaksınız.


Teşekürler. Samanlık olur tabiiki.

Şimdiye kadar kaç eser ürettiniz ve ortalama fiyatları ne kadardı?

Saymadım fakat 100'e yakındır. Fiyatları galericilerle beraber belirledik hep. Büyük tuvallere çalışmayı seviyorum. Galeri sıkıntım var açıkçası.

Platformumuz size açık olmalı (ArtCRITICS) denediniz mi?
Sezgiciliğe geri dönersek, şu an ki sezgileriniz nasıl / ne düzeydir yani ailevi sorunları çözmekle birlikte yeni albümden ümitli misiniz?


Yeni bir sergi hazırlığım var. Ondan ümitliyim.. Albümden de ümitliyim tabiiki. Ben ailevi sorunlarımı aslında şundan dolayı açtım. Bu soyadı meselesi biz kadn sanatçılar için ayrı bir sorun olarak çıkıyor karşımıza.
 
Gülsen Zengin ismi sanat hayatımda yer almış bir isim bir çok sanat projemi de bu isimle yaptım. Şimdi yeniden başka isimle aslında bu benim demek bana göre zaman kaybına yol açıyor

Anlıyorum. Bir yerde marka değişikliğine gidiyorsunuz..?
DEVAM EDECEK

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol