GÖNÜL DİLEK İLE

167. DİYALOG
ZENGİN SOFRALARINDA EZİLEN SOHBETLERİ
(İNCİTEN DOKUNUŞLAR ÇIKARILMIŞTIR)

Merhaba toprağım, sizi Kanal ...'da görüyorum galiba?

Muhip Süeltürk diyalogumuza yorumunuz için ayrıca teşekkür ederim.

Merhabalar hoş geldiniz sayfama ayrıca "face" arkadaşlık kabulüm için teşekkür ederim.

Muhip Hocam benim için önemli ve değerli bir büyügümdür.

Rica ederim. Haşim Bey'i de gördüm albümlerinizde, sanat günceliniz nasıl?

Çok güzel yazılı bir röportaj olmuş. (Süeltürk Diyalogu)

Sanatı anlamaya çalışıyorum. "ANLIYORUM" DESEM UKALALIK ETMİŞ OLURUM Kİ GERÇEKTEN SANATI ANLAMAK ZOR MEZİYETTİR BANA GÖRE...

Kendinizden bahsederseniz sevinir, yakından tanımaktan mutlu olurum.

"ŞİİR TUTKUNU, ŞAİR DOSTU OLDUGUMU" SÖYLEYEBİLİRİM HİÇ DÜŞÜNMEDEN.

BENİM TOPRAGIMDANSANIZ YORULMAZSINIZ!

Malesef benim şairlerle aram iyi değildir. O kadar çok şair var ki ülkede, her dört kişiden biri şair.

Evet herkes biraz şairdir aslında. Nasıl ki herkes birer türkücü ve şarkıcıysa...

Günleriniz nasıl geçiyor İstanbul'da, orada yaşamaktan mutlu musunuz?

"Yaşama artı katanlardı" programın adı. İsmi ve içeriğini de ben yazmıştım. Hayatın her dalında iş başarılarıyla, kariyeleriyle, sanat beceriyle ilgili insanları çokararak onların azimlerini, mücadelelerini örnek teşkil edecek şekilde anlatmasını saylamaktı ve şailerden de şiirler yorumlanacaktı. (Kanalla ilgili soru üzerine)

Bitmiş ve devam etmiyormuş gibi yazmışsınız (...) Bey'le anlaşamadınız mı?

Evet, ben ayrıldım beraber sunduğumuz arkadaşım bir süre devat etti o da bitti galiba.

Sponsor konusunda becerikli değildim dolayısıyla sponsor bulamayıncı olmazdı, Kanalın para kazanması gerekiyordu sonra ben kendim dedim ayrılacağımı. (...) Bey'le diyaloğ halindeydim çünki (...) Bey'in gazetesi olan (...) gazetesinde yazıyorum kendi çapımda, hayata dair bir şeyler.

Resim de yapıyor musunuz?

Bey'le gördüm sizi albümlerinizde, resimle ilgili misiniz? Detay verirseniz size arkadaş önerebilirim.

Resim yapamıyorum ama çöp çocuk çizmeye cesaret edemediğim için ve bu fobiden kurtulmak adına kursa gidiyorum şimdilik. Kara kalem yapmaya çalışıyorum kursta.

İlgi alanlarınız nedir, günceliniz nasıldır, nelerle ilgilisiniz?

Kitabınızdan bahseder misiniz biraz?

(... ...)'i sergi açılışlarından tanıdım "Cumhuriyet Sergisi'nden" sonra Beylikdüzü Sergisi. Kitabım yarın elimde olacak ve bu ayın 29'unda Taksim (...) Bar'da tanıtımımız olacak. Frida adına yazdığım bir şiirin ismini taşıyor. Frida Kalho...

Tamam. Size biraz arkadaş önereceğim. Olur mu?

NASIL BİRİLERİDİR?

Şiir - sanat sever, Cumhuriyet dostları ve bazı hanım arkadaşlar...

Sayfama alacağım insan önce "Tokat'lıyım" demeyecek, sanatı sevecek, şiiri sevecek, yazmayı - çizmeyi sevecek falan filan...

Tamam. Size özel bir kaç arkadaş seçeceğim. Umarım iyi dostluklar kurarsınız

Arkadaşlarıma girerseniz tümünü görebilirsiniz.

Pekiyi.

Uygun olmayan olursa daha sonra çıkarırsınız sorun değil (Gülümseme)

Tamam.

Din, dil, ırk fanatiği olmadan evrensel ve sanatsal düşünen herkes kabulümdür. Çünkü ben önce dünyalıyım sonra insanım sonra Türkiye Cumhuriyeti'ne mensubum ve en sonra da Tokatlıyım.

Umarım güzel dostluklarınız olur!

Siz İstanbul'da mısınız?

Tokat' tayım (Gülümseme)

İstanbul'da olsaydınız gelir miydiniz kitap etkinliğime?

Kesinlikle.

Mutlu olurdum gelebilseydiniz.

Etkinlik daveti hazırlarsanız veya varsa, arkadaşlarımı davet edebilirim.

Sayfamda var yayınevinin hazırladığı etkinlik. Ayrıca KÜLTÜR KENTLER BİRLİĞİNİ BEGENİRSENİZ ORDA DA VAR KİTABIMLA İLGİLİ PAYLAŞIMLAR...

29 Ocak Perşembe Çiçek Bar Saat 18:30 Paylaşımınız var.

Bu mudur? (Linki göstererek sorulan bir soru)
Sizin adınıza davet edebilirim arkaşlarımı hem tanışmış olursunuz.

EVET KİTAP KAPAĞIMIN ÜST KISMINA TARİHİ GÜNÜ SAATİ YERİ YAZARAK PAYLAŞIRSANIZ SEVİNİRİM.

Tamam. Geldikleri zaman ayakta kalmasınlar yalnız. (Gülümseme)

ONU BEN DE BİLMİYORUM; YER NASILDIR BÜYÜK MÜ, KÜÇÜK MÜ, SIĞARMIYIZ AMA BEN OTURMAM ONLAR OTURSUN DİYE, BUNUN GARANTİSİNİ VERİRİM ANCAK BEN DE BİLMİYORUM DETAYLI BİLGİ, BİLDİGİM BİR YER DE DEGİL.

Paylaşımlarımı yaptım artık gerisini siz düşünün. Zaman tünelimde ve grubumuzda paylaştım(Gülümseme)

Çok teşekkür ederim. Tokat'a sevgiler buradan.

ETKİNLİKTEN SONRA

Nasıldı etkinlik?

Merhama iyi akşamlar nasılsınız?

Teşekkürlerimle.

Ben de iyiyim teşekkür ederim.

Fena değildi ama ben barda tanıtımı sevmedim. Sıkış sıkış insanlar, zaten okuyucu yoktu. Yazarlar ve belki bir kaç arkadaşları o kadar.

Tecrübe olmuş oldu size de artık. Bir daha ki sefere daha farklı bir yer tercih edersiniz.

Loş bir ortam, kimse kimseyi net seçemiyor herkes kamufle olmuş halde... İşte böyleydi. Ya da ben alışkın olmadığım için bu tür ortamlara yabancı geldi. Tercih benim değildi. Kitapları çıkaran yayınevinin yaptığı bir şeydi. Doğal olarak ben de katılmalıydım. Sanırım "meşhur ve popüler isimlerin uğradığı bir yer olduğu için tercih edilmiş.

Bir sürü şey biriktirdiniz o halde. Bir kaç tanesini paylaşmak ister misiniz?

Şiir olarak mı yoksa gördüklerim - duyduklarımla ilgili mi?

Gördükleriniz, duyduklarınız...

Açıkçası sahnede kim ne dedi, kim neyden bahsetti, kim hangi şiiri okudu, kimsenin dikkatini verdiğini sanmıyorum. En çok da birbirlerine hitab ederken duyduğum kelime "azizim" oldu. Benim de alıştı dilim artık bu kelimeye azizim!

Kapalı alanda sigara içme yasağı yok muydu, ünlüler için geçerli değil mi yoksa? Azizim.

Azizim, orda eşitlik vardı. Ünlü ünsüz farketmiyordu. Ama ben kola içtim. "Şarap sansınlar" diye şarap kadehinden...

İçkiyle aranız iyi değil anladığım kadarıyla?

Çok değil ama şarabı severim, sebep bu değildi. "Bulaşık yıkatırlar" diye korktum, hesabı ödeyemezsem... (Gülümseme)

Bir de bu "poz verme, poz alma durumları oluşuyor" ister istemez.

Böylesi durumlarda size bir tip vereyim - hesap korkusunu yenmek için, kasaya; "siz beni tanımadınız galiba" deyin?

Ezilenlerin yanında olanlar, ezilenler şarabı severler azizim. Eee, "kimsin" derlerse Rita Hevırt mı diyeyim - kızıl saçlarımdan dolayı?

Hayır, "ben büyük patronun akrabasıyım" dersiniz.

Rita Hevırt'ın İngilizcesini yazmayı bilmiyorum, söyleyim de dalga geçme sonra (Gülümseme)

Aynen öyle yazılıyor zaten. Rita Havert (Gülümseme)

Yok ha, onu hiç demem. Onlar akrabası anlamazlar ki direk metresi sanırlar. (Gülümseme)

Vay kötüler.
Ezilenler ve kulisler ilginç bir konu olacak sanırım. Yaman bir çelişki verdiniz.

Ooof çelişkiler çoook.

Bu ne yaman çelişki peki azizim ne fikriniz var bu konuda sizin..? Nasıl bir şey biliyor musunuz?

Ben bunun savaşını veren birisiyim zaten. O konuda kimse benimle yarışamaz. İddialıyımdır yani azizim(Gülümseme)

Zaten ben de boş adamlara dolu sorular sormam, anladım ondan sordum azizim. Çünki sizle aynı savaştaydık ama belki ayrı cephelerdeydik o yüzden raslamamışız birbirimize ve ben sizin Tokatlı olduğunuza inanmakta zorluk çekiyorum.

1000 şiir yazdım. Bütün yayınevleri ve eleştirmenleri ile kavgalıyım. Hepsine sövdüm - saydım. Sonunda kendi sanal yayınevimi kurup bütün yazılarımı, kitaplarımı, makalelerimi internette bedavadan paylaştım. Ben Tokatlıyım, hem de Tokat'ın yerlilerinden (Gülümseme)

Aslında gözlem açısından iyi de oluyor. Farklı mekanlar, farklı insanlar, abartılı dostluklar, arkadaşlıklar, abartılı sevgiler.. "Mış gibi, miş gibi" yapanlar, görünenler, rekler çok yani yazmak için, bedava mazeme...

"Zengin sofralarında ezilen sohbetleri" ni açalım lütfen, önemli bir konu olduğu kanısındayım.

Evet, bence de.

Şiirlerinizle bile süsleyebilirsiniz.

"Sermayeci - paracı sistemin zengin sofrası. Yedikçe doymayan arsız tayfası" diye geçer kitabımdaki bir şiirimde azizim.

Şiirlerinizden kesitler de rica ediyorum.

AFRİKA YEDİ KARANFİL ŞİİRİMDE

Aç gözlü akbabalar pusuda.
Kapitalist sistemin ziyafet sofrası.
Yedikçe doymayan arsız tayfası.
Nerdesiniz dünyanın ünlü palyaçoları.
Güldürün artık şu çocukları...

Sadece bir dörtlüğü bu şirimden.

İnsanlar acı çekerlerken mi başka acı çekenleri hissedebiliyorlar?

Genelde böyle olur... Hem atasözüdür "tok acın halinden anlamaz", sonuçta dublör kullanılarak hissedilmiyor duygular, yaşamak lazım.

Kanun mu, özveri - fedâkarlık mı, ruh mu, gelenek mi nedir asıl ezilenlerle olmak.

Kanun da yasa da insanın vicdanın da olmalı önce. İnsâni kurallar zorunluluklara bağlanmamalı ama yanlış gelenek ve görenekler de buna sebeptir bana göre. İnsanal kendi kararlarını kendi vermeli, öyle yetiştirilmeli çocukla,r cesur soran - sorgulayan olarak çünki bunda yanlış yok. Her şey sorarak ögrenilir.

Tanıtıma geri dönersek rutin - sıradan resim sergilerinden farkı ne idi?

Resim sergisi olsa nasıl olurdu bilmem, her halde komik olurdu. O loş ortamda telefonların ışığıyla resimler incelenirdi. Yani dediğim gibi sevmedim. Herkes kamufle şekilde...

Kimse kimsenin farkında değil, mesela ben diğer yazarlarla tanışamadım. Tanışdım tokalaştım ama "açık alında görsem" şimdi tanımam. Ahmet kaya Türküsü söylendi, o kaldı kulağımda. "Beni buralarda arama anne" diye hem ben de eşlik ettim. O sırada annemi düşündüm, bilmiyordu. "Birazda espiri yapalım" di mi Erkan bey, sıkmayalım okuyucuları... Hee bir de "hey onbeşli onbeşli" türkümüz söylendi, opera tarzıyla. Sevdim, böyle söyleyeni de. AMA SÖYLEYENİN İSMİ KALMADI AKLIMDA...

"TÜRKÜMÜZ" DİYORUM ÇÜNKÜ TOKAT TÜRKÜSÜDÜR.

50 Paylaşımla bu diyalogumuzu zirve yapacağım emin olun. (Gülümseme)

Efendim bizim yüksekler de gözümüz yok ki ALLAH ne verdiyse di mi..?

Biz Anadoluyuz. Kimseden bir beklentimiz yok. Anlasınlar yeter.

Evet, ben de onu diyorum.

Ne diyor şair:

"Ben Anadoluyum biliyor musun, anlıyor musun"

Yazın şiir dinletileri yapıyorduk Taksim'de. Bir ekibimiz vardı, öyle kendi çapımızda eğlenmek için. Biri çıktı dedi ki bana, "senin şiir okuman İstanbul'da tutmaz çünki sen Anadolu ağzıyla okuyorsun" . Ben de dedim ki "ben zaten Anadoluyum". "Ben tutunmak için şiir okumuyorum, şiirlere tutunuyorum" dedim.

Tabi sonra çok pişman olmuş arkadaş. Hem de ekipten biriydi. Bana ilk sahnede şiir okutan da, sn Muhip Süeltürk hocamdır. Sizin 157'nci diyalogdan...

Anadolu ruhu nasıl bir şeydir, anlamayanlar neden anlamıyor ve anlayandan neden bu denli dirençli oluyorlar?

Anadoluyu anlamayanları ben de anlamıyorum. Anadoluyu anlamamak büyük kayıptır metropol insanları için bence. Ben ve benim gibiler çok şanslı olduklarının farkında zaten Anadolu insanı oldukları için. Bizler "alma" demesini de biliriz "elma" demesini de.

Teşekkür ediyorum. Son mesajınızla sonlandıralım lütfen! 2.Bölüm'de tekrar uzun uzun yazışırız Anadolumuzu.

Ne onlardanım ben ne de şunlardan, düşüncelerim evrenin ortak dilinden. Dünyanın her yerinde insana, canlıya dahil ne kadar güzellikler varsa o dilden konuşmaya çalışırım. Ortak dili hoşgörü, sevgi, anlama, anlamaya çalışma çabaları olsun yeter insanların.

Çok teşekkür ediyorum size. Güzel bir diyalog geçtiğine inanıyorum aramızda sizce?

Beğenip gülümseyeceğinizden eminim.

Tamam, kameraya el sallarım o zaman.

Ben sizi define avcılarına benzetiyorum biliyor musunuz? Önemli diyaloglar kuruyorsunuz çünki dikkat çekici, ilgi çekici.

"Benim gibi bir kibritçi kızla" bile diyaloğa girdiniz.

Burası özgürlüğün zirvesi bir platformdur. Hiç kimse ama hiçkimse bize baskı yapamaz, sansür uygulayamaz, yönlendiremez.

Doğal akışında sürüyor diyaloglarımız.

Ben küçükken kendimi kibritçi kıza benzetirdim İşte bu sizin farkınız zaten. Kuralları başkaları koymuyor. Aslında burdaki hiç kimse koymuyor dediğiniz gibi doğaçlama. Hep sevmişimdir doğaçlamaları ben.