UMUT KEKLİK İLE
436. DİYALOG: ŞARLO
Merhaba... Sanat ışığının gösterdikleri nelerdir? (ArtCRİTİCS)
Sanat, ruhun terapisidir. Sanat ışığı, ruhu incelten hayatı yaşanabilir kılan da bir olgudur.
Şarlo* denizin gökyüzüyle temas ettiği yerdeki ufuk çizgisini izleyip bir parça içsel huzura kavuştuğumuz bir izleme noktası yada bir liman. Ben kendi adıma içsel derinliğime inip özgürlüğü hissettim. Bütün bu koşuşturmalardan uzakta kaygının olmadığı bir yer bulmaktı istediğim. Çünkü herkes gibi Yaşamak istemiyordum. Kendimi yaşamalıydım. Durup bu kaosun içinde kendimi dinlemeye firsat bulmalıydım. Sonra kitaplarla tanıştım. Yazma hissi geldi.
Yapabilir miydim bilmiyordum. Yazarak bunu anlayabilirdim. Ve Şarlo* çıktı. Şarlo* benim kendi derinliğimin özgürlüğüdür.
Batılılar diyor ki: "Siz Doğulular işte bu yüzden tutkularınızdan bir türlü kurtulamıyorsunuz. Rusya' dan Çin' e, Hindistan' dan Nijerya' ya kadar ortalığı kasıp kavuran ve bir kişinin de çıkıp çözüm üretemediği bu mistik, hezeyânik, cinli - perili ortam yoğunluğunuzdan kurtulun, biz de rahat bir nefes alallım"
Haklılar mı?Sanmam çünkü hayata hiç bir zaman tek yönden bakmadım. Batı ve Doğu sadece cografik terimlerden oteye gitmez benim icin. Kültürel yoğunluk mistik havalarda hayat bulur.
Beni ikna etmeniz gerekecek. Kültürel yoğunluğun mistik havalarda hayat bulması bir kandırmaca olmasın, Doğu' nun hâli ortada..?
Veya mistisizmden ne anlamalıyız?
Yaşadığı andan çokta bir şey anlamıyor insan aslına bakılırsa. Geçmiş dönmek gerekirse Batı içinde bulunduğu boşluk durumunu Doğunun mistisizmine yönelerek doldurmaya calışmıştır.
Yine bir genelleme ile karşılaştık: "Batı, boşluğunu Doğu mistisizmi ile doldurmaya çalılşmıştır". Pekiyi, "nasıl kurtuldu" dersem..?
O mistik havayı tamamıyle içselleştirip kendi hayatına uyguladığı zaman...
Bize keşiflerinizden, kendi bulduklarınızdan, gördüklerinizden bahsedin o halde lütfen! Uzun süre şiir yazıp bırakan birisi olarak, o alemlere pek de uzak değildim...
Oryantalizm düşüncesi diyebilirim.
Konular karıştı sanırım. Söylemimi oryantalist mi buluyorsunuz?
Yok, kesinlikle... Bu sadece benim düşüncem. Yani geçmişi düşünürsek; Doğu beslenilen, aynı zamanda gizlenmiş, keşfedilmeyi bekleyen bir kültürler yumağıydı. Zamanla bunu hayatına eklemiş oldu. Demek istediğim buydu.
Geçmiş, geçti gitti ama... İnsanlık bugün Güneş Sistemi' nin dışına araç gönderip veri toplayabiliyor.
Mars Cumhuriyeti kurulacak. Biz hala bir parça sevinci paylaşamıyoruz.
Sizi açamadım, kabahat benim
Rahat olmanızı rica etsem ve ne gelirse yazmanızı istesem: "Sizin gibi düşünenleri anlamamız için, mistik yaklaşım sorunları nasıl çözebilir?"Mistik ezeli olanın içinde geçici olanı, geçici olanın içinde ezerli olanı kavrar. Bu sorunu çözmez paradoxun içine sürükler.
Yok öyle bir şey, malesef. Masal bunlar. Sadece kandırmaca.... İnsanları kandırarak mutlu edebilir miyiz veya nereye kadar?
İnsan doğası gereği olduğundan farklı bir duruma inandırılmaya mahkumdur.
İnanmasın efenim! Neden korkularının esiri olup güzelim yaşamı heba ediyor ki?
Sevmeyi bilmiyor. Karşılıksız sevgiyi bilmiyorda ondan... Oysa sevgi dönderiyor dünyayı. Bu zincir sevgi ile bağlı.
En acımasız katillerin en duygusal - sevgi dolu insanlardan çıktığını biliyor muydunuz, bilimsel gerçektir bu... Nasıl çözeceksiniz?
Onlar artık kötülüklerler mücadeleyi bırakıp aynılaşmanın verdiği anlık hissiyatla çıkar. İyiyle kötünün raksıdır insan...
O kadar çok genelleme ile dolusunuz ki neresinden tutsam bilemiyorum. En iyisi siz bana dokuzuncu sayıya kadar gelen Şarlo' dan bir kaç kesit yapıştırın, onların üzerine konuşalım, ne dersiniz?
