İLKNUR AVDAN İLE

257. DİYALOG

MANKEN VE JOKEY

Siz de fotografçısınız sanırım, öncelikle Z.Beşli Diyalogumuzu değerlendirmenizi rica etsem?

Zehra arkadaşım, bir kaç egitime beraber katıldık. Sokakta fotograf çekmişliğimiz de çoktur. İlgimi çektiniz, diyaloglardan hiç haberim yoktu.

Ama herkes diyalog okuyor şimdi.

Diyalogları çok sevdim eve gidince diğerlerini okumak için merakla bekliyorum. Sosyal medya'yla bir o kadar ilgili bir o kadar da ilgisizliğimin göstergesi sanırım.

Sosyal medya eskisi gibi değil, kalite tavan yapmış durumda.

Daha gören gözlerle bakmak lazım demek ki...

Meşgulüz çok, dolayısıyla... Diyalogu arkadaşlarınızla ve gruplarınızda paylaşırsanız ayrıca katkı vermiş olursunuz.

Bence de paylaşılmalı. Keyifle okuyacağıma eminim.

Ok. Görüşmek dileğiyle.

Teşekkürler karşılığınıza, görüşmek dileğiyle.

DAHA SONRA

"Ah Ferhunde" şiirimi beğendiniz sanırım, sizce beğeniye layık yanı neresidir şiirin?

Beğenmedim aslında. Tepki verebilecek bir iletişim yolu olmadığı için bu yolu seçerek tuşa bastım. Öyle acımasız ruhlar var ki bu dünyada can acıtan... Okudukça içim deşildi. "Keşke yazılmasına gerek olmasaydı" diye düşündüm.

İçlerimizin deşilmemesi için neler yapmalı?
Kadınlarımızın da kaçak oynadıklarını görüyoruz malesef...

Kadınların kaçak oynamaları gerektiği algısı ile büyütülüyorlar. Erkekler sahiplik duygusu ile /kadına sahip olma duygusu ile büyütülüyorlar. Sorun temelde yetiştirilmede bence.

O şiirden sonra 3 diyalog daha yaptım ve "Nereye Kadar Kaçacaksınız" diye sordum.

Ben kaçmıyorum, kaçmayacağını düşündüğüm bir kız çocuğu yetiştirmeye çalışıyorum.

Mesleğinizi ve geçiminizi merak ediyorum, gününüz nasıl geçer?

Fotografçıyım, geçimimi böyle sağlıyorum. Çok severek yaptığım hobimi mesleğe dönüştürdüm. Kendi mesleğimi bıraktım. Bilgisayar programcısıydım aslında ama mutsuz bilgisayar programcılarından...

Hmm, ilgimi çeker fotograf sanatınız. Bir kaç örnek çekiminizi buraya yapıştırabilir misiniz?

Tabii.

SB' den ziyade renkliler ilgimi çeker. SB' ler yoruma daha kapalıdır bence...

Öyle mi dersiniz, bence renk biraz rol çalar fotografın sesinden.

Manken çekimi farklı olmuş bu arada. İlk bakışta kırık camın önünde duran bir kız gibiydi.

Teşekkürler. Renkli de çekiyorum tabi ki ama neredeyse her çekimimin bir siyah - beyaz haline bakarım mutlaka. (Faydalı Bilgi)

Göl kıyısındaki balıkçıda perspektifte kayma gördüm.Sarı Çiçek'te de odaklanmada bir hata var sanırım? Kadın biraz daha parlak çıkabilir miydi?

Bilmem çıkabilir miydi!

Sanki on metre daha sağdan almış olsaydınız harika olacakmış?

Eğrisi - doğrusu çok da beni bağlamıyor ki kendim için/mutlu olmak için çekerken...

O fotografçının hikayesini duymuş muydunuz: "Bir kare fotograf için altı ay deklanşörde bekleyip sonunda görüntüyü yakalayan ve 1 milyon dolar ödül kazanan..."

Kuralcı değilim ben, fotoğrafta arabanın içinden çekildi mesela. O kadının fotoğrafında durulabilecek bir yerde değildim, "an kaçacağına biraz az parlak olsa da olur bence".

Altı ay ben bekler miydim mesela; pek sanmıyorum, sabırsızımdır çünkü yine de -galiba, hayatta en çok fotoğraf için sabır göstermişimdir ben de...

Fotograf için özellikle çıkıp çektiğiniz bir kaç örnek görebilir miyim?

"Bunu çekmeliyim ben" diye fotoğrafa çıkmadım hiç. Sokak beni nereye götürürse orada çektim hep. An avcılığı bence fotoğraf...

"An Avcılığı" nı Dövencioğlu Diyalogumuzda işlemiştik ve baya verimli olmuştu. An'ı ararken ön hazırlık yapmaz mısınız?

Ön hazırlık; ne çekmek istediğimi belirlemek bence, insan doğa gibi temel ayrımlar. O da rotayı belirlemek için.

Martı mıdır onlar, ne zaman çekilmiştiler?

Küçükçekmece'de çekmiştim onları, 2013 baharı gibi hatırlıyorum. Mart ayıymış... Örneğin fotografını çektiğim insanlarla iletişim kurmayı sevmiyorum. An'ın bozulmasını istemem çünkü... Görünmez olmayı tercih ederim fotograf çekerken.

Jokey de güzelmiş. Bu ikisi bende ayrı yer edindiler. (Jokey ve Manken)

Jokey sanırım geçen ay (2014 MART) Kısırkaya Plajı'nda idi.

Jokey'in sonradan haberi oldu mu, köpeği sormuyorum artık?

Çok uzağındaydım, görmemiştir beni sanırım.

Sizin de izlendiğiniz, fotografınızın çekildiği ve haberinizin olmadığı duygusu içinizi kaplar mı bazen?GÜZEL SORU

Güzel soru. (Gülücük)

Arada kaplar. Arada çekerler bilirim. Kalabalıklarda çok fotograf çekmiş birisi olarak mutlu edecekse çeksin bence...

Poz vermeyi de sever misiniz, "pozla ilgili görüşünüzü" alabilir miyim?

Hiç sevmem. Poz vermeyi de verdirmeyi de sevmem. Her şey olduğu gibi olsun isterim. Farketmeden çeksinler beni, ben de farkettirmeden çekeyim doğayı ve doğal olanı.

Katkınız için teşekkür ederim. Deklanşörde beklememe dışında verimli bir diyalog oldu kanısındayım. (Gülümseme)

Ben teşekkür ederim, bu keyifli sohbet için...

EK 1:

EK 2: